• Azade

    Yabancı gözlerin, dikkatlerin gölgesinde büyüyen çocuklar, kimliklerini korumakla kaybetmek arasında sıkışır. Yaşadıkları yer, bir suskunluk ülkesine; anlamın yittiği, yüreğin daraldığı bir diyara dönüşür. Buralarda yaşamak çetin bir varoluş kavgası gerektirir.

    Yaşamanın çetin bir varoluş kavgasına dönüştüğü yerlerde haksızlığın, zulmün ve adaletsizliğin karşısında dikilme tavrı her şeyi daha da güçleştirir.

    Azade’de adalet arayan bir kişi, uçsuz bucaksız boşlukta muhatap arıyor. Romanda yalnızca sesin yankı aradığı boşluk değil, satırların arasına sığınmış bir çığlık var. Bu çığlık, sessizliğin kabulleniş olup olmadığını sorguluyor.

    225,00300,00
  • Mavi Defter

    Avrupa’da yaşayan Türkler, uzun yıllar önemli olayların, önemli hikâyelerin içinde buldu kendilerini. Bazen kahramanı, bazen izleyicisi oldular Avrupa’da geçen zamanın. Ama şimdiye değin yaşadıklarını, düşündüklerini, hissettiklerini yazmaya, paylaşmaya ne vakit, ne dil bulabildiler. Avrupa’nın üçüncü kuşak Türkleri, hikâyelerini anadilleriyle anlatmaya başlıyor: Mavi Defter, böyle bir dil, anlam ve vakit arayışının ürünü.

    Zeynep Zuhal Kılıç, ânın içinden bir pencere açarak sesleniyor okura. Yorgun kelimeleri şifacılığa çağırıyor. Mavi Defter, hastane koridorlarının, gizli okurların, sokaktaki hikâye satıcılarının, pencereden sokağı seyredenlerin, çiçeklerle konuşanların hikâyeleriyle tenha bir yolculuğa çıkarıyor. Hikâyeler boyu zihinde yankılanan sis perdesi, en sonunda dağılıyor.

    112,50150,00