(Dr.), Çanakkale Onsekizmart Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği bölümünden 2001 yılında mezun oldu. Aynı yıl Millî Eğitim Bakanlığında edebiyat öğretmeni olarak çalışmaya başladı. 2002 yılında Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsünde Eski Türk Dili Anabilim dalında yüksek lisansa başladı. 2004 yılında Uygurca Altun Yaruk’a Ait Belgeler (251-300) adlı teziyle yüksek lisansını bitirdi. Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsünde Eski Türkçede Fiiller adlı çalışmasıyla doktorasını tamamladı (2010). Demirci, 2011 yılından beri Düzce Üniversitesinde doktor öğretim üyesi olarak çalışıyor.

Yazarın, Yusuf u Zeliha (2008), Ploken Şair Şeybani Han Destanı (2010) (Münevver Tekcan ve Gaybullah Babayarov ile), Eski Uygurca Dört Çatik (2014), Kutb’un Husrav u Şirin’i Dizin (2014) (Sibel Karslı’yla) adlı kitapları yayımlanmıştır.

  • Köktürkçe

    Türkçenin bilinen en eski yazılı metinlerinin incelendiği Köktürkçe, dil mirasımızı anlama çabasının ürünüdür. Atalarımızın düşünce, his, hayal ve öngörüleriyle gelecek kuşaklara tavsiyelerini, zamanımıza değin taşıyan Bengü taşlardaki metinler üzerine çalışmak, hiç şüphesiz, geleceğe ilişkin sosyokültürel tasarımlar, atılımlar yapma isteğinin sonucudur.

    Binlerce yıl göçer yaşayan; çadırını toplayıp gittiğinde geride, atlarıyla sürülerinin izinden başka hiçbir şey bırakmayan bir medeniyet, neden -hayat algısına aykırı düşecek bir biçimde- taşa yazı yazsın? Kendini tabiatın bir parçası görüp taş(tan) medeniyetlerden uzak durmayı seçen atalarımız, neden taşlara kalıcı yazılar yazmış olabilir? Hiç kuşkusuz Bengü taşlardaki sözleri anlamamız; bu sözler üzerine derinlemesine düşünmemiz ve bu sözleri biteviye yorumlamamız gerekir.

    Köl Tegin, Bilge Kağan, Tuñukuk Bengü taşlarının tamamının incelendiği Köktürkçe’de, Bengü taşların orijinal metinleri, transliterasyonu, transkripsiyonu, Türkiye lehçesine aktarımı yapıldıktan sonra, okuma farklılığı gözlenen cümlelerin şimdiye kadar Bengü taşları neşredenler tarafından nasıl okunduğu ve anlamlandırıldığı sıralanıyor. Daha sonra kelimelerin kök-ek ayrımları yapılarak kelimelerin etimolojik açıklamalarına yer veriliyor. Bu açıklamalarla birlikte kelimelerle eklerin tarihî ve çağdaş lehçelerdeki gelişimleri de gösterilmeye çalışılıyor.

    45,0060,00