Grafen Bulut
₺112,50Grafen Bulut, insanın çelişkilerine dair bir dizge oluşturuyor. Yazar, insanın bu çelişkilerini derinlemesine bir dikkatle anlatıyor. Teknolojik gelişmelerin izlerini öykü formunu bozmadan, bilim kurguya yaklaşmadan, bilimin edebiyata sunduğu imkânları kullanarak aktarıyor. ‘İnsanî oluş’un ustalıkla öyküleştirildiği metinlerde yazar, bilimin bir edebiyat nesnesine dönüşmesinin yollarını arıyor. Öykü kişilerinin bilim insanlarından seçilmesi, onların gündemlerindeki insanî durumların öyküleştirilmesi çelişkileri, hesaplaşmaları, arada kalmaları da beraberinde getiriyor. İnsanın iç çelişkilerinin ayırdına başarıyla eğilen Ali Güney, çelişkilerin ayrıntılarına okurunu hakem kılıyor.
Grafen Bulut’un öykü kişileri, hayatı ıskalamaktan tedirgindir: Ancak yine de coşkulu kimselerdir; mızmız, bedbin, karamsar değillerdir. Hayata bağlıdırlar; hatta delicesine yaşamaya can atarlar. Kırılmış, parçalanmış dünyalarında başarısız olduklarını hissettikleri ânlarda dahi dile, öyküye tutunurlar.
₺150,00Gri Otobüs
₺213,75Boyaları sulara dökülen eski, paslı, küçük bir gemiyle vaat edilmiş topraklara demirlemek üzere yola çıkan iki kız babasının, düzgünce katlayıp cebine koyduğu aile anılarının Adriyatik Denizi’nin tuzlu suyunda, o yabancı ülkeye varamadan dondurma gibi erimesiyle kalkan Gri Otobüs, birbiriyle izlek akrabalığı kuvvetli on dokuz öyküyü anlatıyor.
Keskin dikkati, ince duyarlığıyla yaşamın sıradanlığıyla aykırılığını daha çok da uzlaşmaz, benzeşmez yanlarımızla bulduğumuz kişiliğimizi yakalayıp akıcı diliyle anlatan Nada Dosti, Türk okurunun yüreğinde uçsuz bucaksız vaad edilmiş topraklar edinecek.
₺285,00Gül Mevsimi
₺180,00Avrupa’da yaşayan, oraları mekân belleyip oralarda gelişen Türkçenin hikâyelerini anlatan Gül Mevsimi; Batı şehirlerinde, caddelinde, sokaklarında, mahallelerinde karşılaşacağımız Türkçe düşünen, Türkçe konuşan kahramanlarıyla Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan memleketimizin kültürel zenginliğinin Baltık kıyılarına dayandığını yalın, güzel ve etkili bir dille aktarıyor.
₺240,00Gülme Teorileri
₺180,00Gülme ve komik konusuna teorik yaklaşan düşünürlerle sanatçıların meseleyi, felsefi yaklaşımların dışında, ağırlıklı olarak tiyatro oyunları çerçevesinde ele alıp anlamlandırmaya çalıştıkları görülmektedir. Gülme Teorileri, sinemanın gülmeyle komikliğe tragedyayla drama nispetle çok daha karmaşık ve derin bir zemin hazırlayan tabiatının yeniden muhakemesini gerektiren, daha önce fark edilmemiş sorularla imkânlara işaret etmektedir. Gülme teorilerinin zayıf yanlarının, hatta bazı kesinlik ifade eden yargılarının filmin zengin ifade imkânları içinde yeniden sorgulanıp zenginleştirilmesi gerekmektedir.
Gülme Teorileri, Antik Yunan’dan günümüze değin öne çıkan düşünürlerle sanatçıların gülme, komik ve komedi anlayışlarını çeşitli açılardan değerlendirip tartışmaya açıyor. Bu kitap, ifadeye kavuşturulan teorik ve estetik sorular/sorunlar çerçevesinde, komedinin hem tiyatro hem de film düşüncesi ve estetiği bağlamında ihtiyaç duyulan araştırma, sorgulama ve muhakeme zemininin oluşmasına katkı sağlayacak, yeni arayışlara kapı aralayacaktır.
₺240,00Güneşe Yakın
₺213,75Müberra Karadayı, ilk oluş hayretini koruyan şiirlerde soluklanıyor. Güneşe Yakın, insicamın heyecanıyla gölgelendiğimiz hayatın ortasında demlenerek zaman zaman derin çığlığa, sahibini bulmak üzere yankıya dönüşüyor. Söyleyememenin derdini, yükünü ses kefareti olarak yol azığına katıyor. Güneşe Yakın’da başakların hizasına, incirin doğurganlığına, kelebeklerin zamanda asılı bıraktığı sessiz koroya tanık olacak, denize çıkan patikaların adımlarınıza eşlik ettiğini duyumsayacak, zerreciklerin güneşe, ille güneşe dönük eşsiz seyrine katılacaksınız.
₺285,00Hata Payı
₺195,00İnsanın benliğiyle evren arasındaki orantısızlık, dil düzleminin sundukları ya da gizledikleriyle Hata Payı’na dönüşerek hüzünlere, acılara, iç burkulmalarına bazen de sevinçlere, coşkulara uzanarak naif bir feryada, bir senfoniye dönüşüyor. Kişinin oluş sürecinin biteviyeliği, düşüp kalkmaları, her ân yeniden kurulup yeniden yıkılışı hayat sözcüğünün şaire miras bıraktığı bir takdire dönüşüyor.
Kadınlar, savaşı erkeklerin kibrinden biliyor
Oysa savaş bir erkeğin evladından biçtiği imlâ
Sözü, başından sonuna kadar okuyalım
Yarım kalmış söz, söz değildir.
₺260,00Hayat Bir Sahne
₺213,75Hayat Bir Sahne, kadim bir Anadolu şehrinde yaşananları basit, sade, iddiasız ama tanıdık, bildik; güzel, çekici bu yüzden de zarif ve keyifli öykü atmosferinde anlatıyor. Toplumsal hayatımıza son dönemde katılan bir kısım olgu, istek, eğilim, arzu, beklenti ve tüketim alışkanlıkları sanatsal bir formda, yeni bir anlatım ve bakış biçimiyle öyküleşiyor. Sıradan insanların sıradan endişeleri sıra dışı bir yaklaşımla on sekiz hikâyede toplanıyor. İş Kur, Bim gibi son dönem eğilimleriyle Oltu taşı, anahtar, fotojenik gibi temalar ince, zarif ve akıcı bir üslûpla öyküleştirilerek devraldığımız öykü geleneği güncellenip yalın bir dille yenileniyor.
₺285,00Hayatın Uğultusu Dışında
₺202,50Sedat Anar, daha önce yürünmemişi yürüme çabasıyla Hayatın Uğultusu Dışında kalmayı seçen, kendi sesini dünyanın farklı kültürlerinde, coğrafyalarında arayan ve bulan, güncel dizgeye metelik vermeyen sıra dışı kişilerin Portrelerini kendi ses, deyiş ve ahengiyle aktarıyor.
₺270,00Her Şeyi Bilenim
₺112,50Öykü kişileriyle öyküler boyu sürdürdüğü ilişkileriyle, öykü içinde öykü kuramını; yazar-kaza-kader bağlamında tartışmasıyla, bir iki cümleyle insan ruhunun derinliklerine inivermesiyle; ince, naif ve dolaysız anlatımıyla öykülerini, türün sınırlarını genişleterek kuruyor Mustafa Mestûr.
Her Şeyi Bilenim iyi, güzel, doğru ve yanlış sınırını yeniden düşündürecek okura.
₺150,00Herkese Biraz Bahar Gerek
₺168,75Dijital görsel kültürle öne çıkan kavramlara, bu kavramlar etrafında dönüşen, dönüşeceği düşünülen toplumsal yapılara dikkat çeken Herkese Biraz Bahar Gerek, karanlık bir atmosferi içermekle birlikte blokzincir teknolojisi, büyük veri, yapay zekâ, dijital eşitsizlik, dijital toplumsal kast sistemi, nesnelerin interneti gibi kavramlar etrafında odaklanıyor. Farklı çerçeveden meseleleri konu edinen öyküler, teknolojik temaların yanında eşitlik, toplumsal adalet gibi konuları da içeriyor. Öykü mekânlarının zenginliği, işlevselliği, sinematografik ve katmanlı anlatımıyla kitap, yeni ufuklar açıyor.
₺225,00Hücreden Sızan
₺112,50Avrupa’da yaşayan Türkler, uzun yıllar önemli olayların, önemli hikâyelerin içinde buldu kendilerini. Bazen kahramanı, bazen izleyicisi oldular Avrupa’da geçen zamanın. Ama şimdiye değin yaşadıklarını, düşündüklerini, hissettiklerini yazmaya, paylaşmaya ne vakit, ne dil bulabildiler. Avrupa’nın üçüncü kuşak Türkleri, hikâyelerini anadilleriyle anlatmaya başlıyor: Hücreden Sızan, böyle bir dil, anlam ve vakit arayışının ürünü.
İnsan, dünyaya ilk merhaba deyişiyle bir dertle kaynar. Bu derdin ayırdına varmadan yaşar bir müddet. Sonrasında hatırında kalan her ayrıntının görüntüsü canlanır zihninde. Gittiği her yere götürür zihnî ayrıntılarını. Beraberinde taşıdıklarıyla bakar gökyüzüne. Gökyüzü, zihninde asılı kalan hatıraları canlandırır. Hücreden Sızan, geçmişin izini takip ederek, dilsiz tanıkların, gökyüzündeki siluetlerin, denizde yüzen kırmızı pabuçların, içeridekilerin, dışarıdakilerin hikâyeleriyle doğan yeni güne merhaba diyor.
₺150,00İ Hâli
₺157,50Serdar Kacır, İ Hâli’yle insan olmanın hâllerini, bu hâllerin insana yüklediklerini mistik ve idealist bir şiir diliyle sunuyor. Şehir hayatının ilişkilerde, insanın ‘kendi’ olma mücadelesinde nasıl büyük boşluklar oluşturduğunu, her kadının, erkeğin ve çocuğun dünyasından geçerek bir yere varma hedefi gütmeden anlama derdiyle konuşuyor: Çünkü ‘arayış’ şairin asıl derdi. Şiirlerinde, yaşadığı çağın gürültü ve kaosuna kapılmama mücadelesi, gündelik kargaşa ve idealler çatışması yörüngesinde; ‘hâl’den memnun olunmasa da mücadelenin bırakılmadığı bir dünya çiziyor. Onun dünyasında çatışma ağır geldiğinde hafifliğine sığınabileceğimiz bir kabuk, tehlikelerden sakınabileceğimiz bir eşik, uzanıp dinlenebileceğimiz bir gök kubbe inşa edebiliriz. Sağ sâlim burada olma mücadelesi ancak bu hâl ile mümkündür; bu hâl, insan olabilmenin hâli, pergelin bir ucunu merkezde tutabilmenin i hâli.
“fenadır bir kelimeye şiirden kovulmak
ya şiir gibi bir kalbe hiç sokulamamak
doğulu olmak kadar zor değilse peki
merasimini kaçıran bir tek ölüler mi
dünya ne cehennemdir ne cennet
elbet her şey Allah’tan ibaret”₺210,00İbrahim’i Beklerken
₺45,00Büyümek, İbrahim olmakla Abraham olmak arasındaki farkı öğrenmekmiş.
Yıllar sonra çok farklı koşullarda karşılaşmaya hazırlanan iki arkadaşın bekleme anları… Müslüman Mahallesi ile Yahudi Mahallesi arasına beton duvar döken Aram Usta’nın suçluluğu… Oğlu Hasan’ı arayan Meryem’in telaşı… Fakültenin teodolitini yanlışlıkla kıran Henan’ın çaresizliği… Kanser hastası babasına üzülen Aaron’un sorgulamaları… İsa’nın çile yolculuğuna yeniden çıkmaya hazırlanan Larissa’nın adımları… Yapılacak çeşmeye yer bulmaya çalışan Sultan Süleyman’ın mimarları…
İbrahim’i Beklerken, ilhamını Kudüs’ten almaktan çok, Kudüs gözlemleriyle yazılmış dokuz hikâyeden oluşuyor. Yazar çoğul bir yaklaşımla, barış için gereken eylemlerin sorumluluğunu; Müslüman’ıyla, Yahudi’siyle, Hristiyan’ıyla ‘insan’ olan herkese yüklüyor: Çünkü insanlığın etrafına çevrilen beton duvarların ancak kalemle yıkılacağına inanıyor.
₺60,00İkinci Perde
₺187,50Yunus Develi, anlattığı hikâyelerle sizi tarihin kırılma anlarına şahit olmaya çağırıyor. İnsanın yaratılış hikâyesiyle açılan Perde, Hz. Musa’nın yaşadıklarıyla İkinci Perde’ye dönüşüp Peygamberimize değin uzanan bir dikkat kesilmeye dönüşüyor. İnsanlığın peygamber merkezli durakları, ânda yaşıyor.
Uzun, bilindik bir kavganın, bir mücadelenin, bir düşün, bir hakikatin içinde bulacaksınız kendinizi… Yaşananlara tanık olacak, ortak olacak, belki de taraf olacaksınız.
₺250,00İncir Yarası
₺247,50İncir Yarası öyküleri, insanın hâllerine yoğunlaşarak onun, hayatla ölüm karşısındaki duruşunu irdeliyor. Zengin tematik yaklaşımlara üslubuyla da ayrı bir güzellik katan yazar, okuru, Türk öykücülüğünde az ele alınmış alanlara, sükûnete, derinliğe davet ediyor. Öyküler kimi zaman ironinin, kimi zaman fantastiğin, kimi zaman da mistisizmin imkânlarından faydalanırken gerçekle temasını yitirmiyor.
₺330,00İnsan Neden Hikâye Anlatır
₺247,50İnsan neden hikâye anlatır, meselesi kadim zamanlardan beri cevabı aranan meselelerden. İnsan bu soruyla ayakta kalabiliyor. Bulduğumuz cevaplarla sorunun kendisiyle ilgilendiğimiz kadar ilgilenmemiş, nihayet hikâyemiz kadar varolmuşuz.
Anlatmaya bağlı metinler “kurmaca” diye anılmaya başlandığından beri hikâye, belirsizleşmeye başlar. İçinde toplumların nefeslendiği hikâyeyi hatırlamak önemli/gerekli bir hâl alır bu yüzden. Metinlerden uzaklaşan hikâyenin peşine düşmenin, onu iyice hatırlama çabasının ürünü bu kitap, deneyimli hikâye anlatıcılarıyla kuramsal bağlamda hikâye üzerine düşünen yazarların metinlerini harmanlıyor. Kitaptaki yazılarda, İnsan Neden Hikâye Anlatır, sorusu merkeze alınarak hayata, hikâyenin işlevlerine, anlatmanın zorunluluğuna, anlatmanın binbir yoluna, hayatı kavrama biçiminde hikâyenin rolüne, büyük hikâyeyi oluşturan küçük hikâyelere, kıssalarla masalların açtığı dünyaya, hikâyenin manevî boyutuna, postmodern toplumda, dijital dünyada hikâyenin durumuna, sese, resme, göçmenliğe, hikâyenin fantastik yapısına değiniliyor. Hikâyenin serüveni elbette bu metinlerin anlattığından ibaret değil. Ancak kitabın anlatma tarzımızı zenginleştireceği muhakkak.
₺330,00

 Rindan Kitap














